29 Nisan 2012 Pazar

Aşk


Bazen o kadar çok seviyorsun ki...
Her gün ve her saat yanında olmasını isteyebiliyorsun, onun kollarındaki huzuru en son annenin kollarında bulduğunu iddia edebiliyorsun , geçmişi düşünmüyorsun, geçmiş sadece -miş'li zamanlardan ibaret olabiliyor...

Değişiyorsun örneğin.
Ama körü körüne , köklü bir değişim değil bu. Karşındakinin seni olduğun gibi kabul ettiğini biliyorsun ve çok keskin tabularını yıkabiliyorsun.
O mutlu olsun diye kimi zaman değer yargılarını törpüleyebiliyorsun.
Önceden kabullenemeyeceğin , çekip gideceğin her şeye daha yumuşak bakabiliyorsun.
Çünkü biliyorsunki, gururunu incitmiyor karşındaki...

Daha da güçlü hissediyorsun kendini,
Her gün yeni bir güne onun varlığıyla uyandığında , her gün yüreğinin içindeki o kıpırtıları hiç eksilmeden -ve hatta artmış olarak-hissettiğinde  kendini hem yeni doğan bir canlı gibi hem de asırları devirmiş bir ihtiyar gibi görüyorsun.

Bakışların bile değişiyor,
Huzurlu ve düşünceli bakıyor gözlerin. Acı çekmeyi unutmuş, mutluluğun doruklarını tatmış gibi...

Bir öpücüğün o saniyeyi durdurabildiğini görüyorsun.
Daha ilk öpücükte anlıyorsun bunu.

İlklerini sorgulamıyorsun, çünkü o zaten iliklerine kadar hissettiriyor kendisini.

Eylemlerin değil de, duygularının ilkini hissedebiliyorsun onun bedeninde.

Gözlerini her sabah yeniden açtığında, onun varlığına şükrediyorsun.
Eskisinden daha az yazıyorsun belki, eskisinden daha az okuyor ve izliyorsun...
Ama onun varlığı öylesine doldurmuş ki hayatını, bunlardan şikayet etmiyorsun.

Mesafelerle savaşmayı öğretiyor sana ,
Mesafeleri yok edip tek vücut olduğunda ise aşkla sevişmeyi öğretiyor.

Onun yanında uyanamadığın her sabah ,ve onun koynunda uyuyamadığın her gecenin hüznünü , onun ses tonuyla yumuşatabiliyorsun.

İnanmayı öğreniyorsun gün geçtikçe,
Kendine daha çok güveniyor, onu daha çok sahipleniyor ve ona daha çok güveniyorsun.

Güvenini hiç kırmıyor.
İnançlarını hiç sarsmıyor.
Seni bazen üzüyor, ama sonra tek bir kelimesiyle tekrar tekrar mutlu edebiliyor.

Bazen o kadar çok seviyorsun ki,
Günler,yıllar,aylar,saatler,saniyeler anlamını yitirebiliyor.

Üstüne titriyorsun onun,
Korkuyorsun ona bir şey olacak diye.
Çünkü biliyorsun ona bir şey olursa, yetim kalırsın...


Korkuyorsun gitmesinden...
Sonra öyle bir tutuyor ki ellerinden, emin oluyorsun.
o gitmiyor ve seviyor.

Daha da seviyor ve daha da bağlanıyorsun o ellere...
O ellerin kokusunu hiçbir şeye değişmeyeceğini, o bakışları, o ses tonunu, o teni, o kalbi hiç bir kimseye, ve hiçbir değere değişmeyeceğini biliyorsun.

Demem  o ki, bazen o kadar çok seviyorsun ki,
Onun dışında hiç kimse ve hiçbir olay umrun dahilinde olmuyor.


-Sevgilim, yüzümdeki gülümsemelerin sebebi...
Aşkın ne olduğunu bana hissettiren adam...
Korkmadan ve aslında çok korkarak yürüdüğüm bir yoldaki yol arkadaşım.
Seni çok seviyorum.
İyiki varsın...

Cansubulut
29.4.12

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder